11 Kasım 2010 Perşembe
HÜCREDE...
Serçenin biri bir bahar günü uçuyormuş. Bir anda farketmiş ki karşıdan motorsikletli bir adam geliyor. Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni yapmışlar, ama nâfile. Serçe 'çat' diye motorcunun kaskına çarpıp düşmüş yere.
Motorcu durmuş ve koşmuş serçenin yanına. Serçe baygın yerde yatıyor. Kıyamamış, bırakamamış yolda; almış getirmiş evine. Eskiden kalma bir de kafes varmış evde. Baygın serçeyi kafesin içine güzelce yerleştirmiş. Yanına da biraz su, biraz ekmek koymuş ve vurmuş kafayı yatmış.
Bizim serçe bir süre sonra ayılmış ama daha tam seçemiyor ortalığı. Hafif bulanıklık var yani... Bir de bakmış ki; Hapishane hücresi gibi parmaklıklar ardında, kuru ekmek, su falan var bulunduğu yerde...
Birden dank etmiş vaziyet:
- Hay Allah!
Motorcuyu öldürmüşüz!
Hayat Kısa...
Kuralları Yık,
Kolay Affet,
Yavaş Öp,
Kalpten Sev,
Kahkahalara Boğul,
Ve...
Yüzünü Güldürmeyi Başaran Hiç Bir Şeye Sırtını Dönme...
Bu mail Belma Çalışkan'dan.
Yaşama sırtınızı dönmeden sevgi ile kucaklaşmanız dileğiyle.
Kafesteki kuş resmi Kapkara Camdan Kelebek ten.
Esen kalın.
<:))
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
4 yorum:
fıkraya bayııııldım:)))
fakat fıkrada kullanılan kuş resmi benimki değil:) o resim Pretty Ditty'e ait olan
benimki burada:)
http://kapkaracamdankelebek.blogspot.com/2010/02/kumas-kus-kafesim.html
sevgiler
Kapkara Camdan Kelebek
Hemen senin yaptığınla değiştirdim. Uyarın için teşekkürler.
<:))
Bu fıkralarda olmazsa yaşam gerçekten çekilmez.
Gülmeye ne de çok ihtiyacımız varmış...
Sayın Mayrı sayenizde gülüyoruz bilesiniz.
Sevgi ve saygılarımla
Sayın Haykırış
Gülmeye devam.İnşallah nice gülebileceğimiz fıkralara...
Sevgiler
<:))
Yorum Gönder